Gazeteci Murat Ağırel, Cumhur İttifakı’nın ortaklarından Hüda-Par ile terör örgütü Hizbullah arasındaki bağı hatırlatarak, ’24 saat sonra bloke edilecek bir yazı’ dedi.
Hüda-Par, 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlere AK Parti listelerinden girecek.
Murat Ağırel, Cumhuriyet’teki köşesinde, “HÜDA PAR’ın Hizbullah bağlantısına ilişkin paylaşım ve iddiaların yer aldığı 47 haber sayfasına erişim engellenmesi kararı ile internet sansürü uygulandı.” söz konusu.
Murağ Ağırel’in ’24 saat sonra bloke edilecek’ yazısından öne çıkanlar şöyle;
“Bilmeyenler için Hizbullah adlı eli kanlı terör örgütü operasyonlarla yerle bir edildi. Tutuklanan zanlılar, vahşetlerini tek tek itiraf etti. Arşivlerden el yazısıyla yazılan mektuplar mahkemede okundu. İşkence görenlerin görüntüleri video kasetlerle kaydedildi.”
“Meclis soruşturma komisyonu raporunda bu terör örgütünün süreci uzun uzadıya anlatıldı. Mahkemedeki duruşmada sanıklardan olan ve 109 kişinin ölümünden sorumlu olan Cemal Tutar suçunu itiraf ediyor, bakın son savunmasında ne diyor.
“Beykoz’daki villada bulunan 15 milyon sayfalık teşkilat arşivinin yüzde 99’unu imha ettik. Bir sabit diske sıktığımız her kurşun, bir polisin beynine sıktığımız kurşundan daha değerliydi. Ermenilerin ve Yahudilerin dinlerini yaşama özgürlüğü varsa, bu özgürlüğün İslam’a da tanınması gerekir. Anlattıklarımı masal dinler gibi dinliyorsun. Hiçbir şeyin kanunla çözülebileceğine inanmıyorum. Cezaevinde bize baskı olursa, bizi yargılayan o cezaevi savcısını, o cezaevi müdürünü, o ilin emniyet müdürünü, mahkeme heyetini Gaffar Okkan’a göndeririz.”
Serbest bırakılan Kemal Gülşen de mahkemede şunları söyledi:
“Bütün bunları Allah için, İslam için yaptım. Şimdi dışarı çıkarsam, gözümü kırpmadan tekrar yapacağım. Aslında iddianameye yansımayan ve savcının çözemediği başka eylemlerim de var. Bizim savaşımız dua içindir. Senden adalet beklemiyorum. Mahkemenin kararı siyasidir.”
“Niçin bunları hatırlatıyorum? Bizden başka milliyetçi yoktur, biz milliyetçiyiz” diyen Cumhur İttifakı’nın ortakları MHP ve BBP’ye sormak için.
Yazının tamamını okumak için tıklayın…
